Hemşire: Gittikçe çoğalıyorlar profesör…
Doktor: Yapma ya? Semptomlar hepsinde aynı mı?
Hemşire: Evet efendim. Geceleri uyuyamıyorlar. Sağa sola dönüyorlar, koyun sayıyorlar, uyku tutmuyor…
Doktor: Vay anasını… Başka?
Hemşire: Aralarında geceleri uyumamanın bir yaşam biçimi olduğunu savunanlar da var efendim.
Doktor: A-aaa…
Hemşire: Evet. Uykusuz gecelerini yazarak, gezerek, resim çizerek, müzik yaparak veya sevişerek değerlendirdiklerini gözlemledik efendim.
Doktor: Hah hahaha… Bunlar… bunlar hasta. Bunlar, insomanyak.
Hemşire: Efendim?
Doktor: Yani insomniyak. İnsomnia, uykusuzluk hastalığı. Geceye âşık olma durumu. Bilmiyor musun? Nöbetçi tekel bayii sendromu, iflah olmaz romantizm, prezervatif…
Hemşire: Profesör!??
Doktor: Kesme beni. Alternatif hayat bu. Afrodizyak etkisi. Mass medya anarşisi bir nevi. Post modernizmin şeysi bu…
Hemşire: Korkarım sizi takip edemiyorum.
Doktor: Korkmana gerek yok. Müzik lazım… Onlara müzik dinletmeliyiz.
Hemşire: Peki. Ama nasıl?
Doktor: Çabuk!.. Perşembe geceleri. Saat 02:00’de. Açık Radyo’da, 94.9’da, kısa dalgada. En kısa olanında.
Hemşire: Olayları görüşünüze hayranım profesör.
Doktor: Estağfurullah.1
. Pr; Insomnia . Yt; 1997-98 .
- Insomnia programı ‘teaser’ından alınmıştır.↩︎