Türkçe tam karşılığı ‘serin’ olmakla beraber artık bu anlamı ile pek kullanılmıyor. 1950’li yıllardan bu yana ‘cool’ sözcüğü alt-kültürel bir anlam taşımakta; ve hemen her alt kültürün ortak tavrı ve öğesi olan bir duruşu tanımlamakta kullanılıyor. 90’lı yıllardan bu yana da gençler tarafından kullanılan bir ‘onay’ terimi olarak içi boşaltılmış durumda.
Aslında itaat etmeye ve aşağılanmaya karşı bireysel bir direniş olarak ortaya çıkmış. Kökeninde ise İngiliz aristokratlarının tepeden bakan, soğukkanlı ve ironik duruşunu bulabiliriz. Modern kafa yapısının kilit kavramları olan kuşkuculuk, bireycilik, sekülarizm, itaatsizlik ve ânı yaşamak cool ile birebir örtüşür. Cool aslında çelişkili bir durum; hem kabul görme ve ait olma isteğini ve hem de birey olarak bunu umursamama tavrını hassas bir dengede tutan bir duruş. Terazinin bir kefesinde denge azıcık bozulsa cool değil ‘kıl’ olma riski çok yüksek. Dikkatlice işlenmesi ve geliştirilmesi gereken bir ego yapıştırıcısı. Sürekli cool kalabilmek ise oldukça yorucu bir uğraş.
Cool kişiliğin olmazsa olmaz özellikleri narsizm, ironik kayıtsızlık ve hazcılıktır. Gerçek duyguları gizleyerek, mesela tehlike karşısında umursamaz ve hatta sıkılmış bir tavır takınabilmek cool aleminde en büyük başarı sayılır.

İyi Görün, Kuyruğu Dik Tut ve Kendi İşine Bak
Modern cool’un köklerini 50’li yıllarda yükselen jazz ve rock’n roll müziklerinde ve beat edebiyatında bulabiliriz. 50’li yılların jazz dinleyen ve özenli ama sıra dışı giyinen ‘hipster’ları cool’un öncüleriydiler. Çok kısıtlı bir çevrede yükselen bu hareket 60’lı yılların Beat akımı tarafından ‘ben farklıyım’ iddiası ile daha geniş çevrelere yayılmaya ve muhalif kültürün ayrılmaz bir parçası olmaya başladı. Bu dönemde cool, nihilist ve içe dönük reddedişten toplum düzenini değiştirme hevesine evrildi. Ancak sonuçta başarısız olan ve bireyselliğini kaybeden bu cool fazla uzun ömürlü olamadı. Sonrasında ise ‘iyi görün, kuyruğu dik tut ve kendi işine bak’ tarzı bir cool yükseldi. 70’ler ile 90’lar arasında cool kaybolmuş gibi gözükse bile aslında heavy metal’den punk’a, hip-hop’a, grunge’a ve daha bir sürü farklı biçime dönüşmeye başladı.
Film, müzik, moda ve meşrubat sektörlerinin, reklamcılar aracılığı ile cool’u takip etmekten cool’u imal etmeye soyundukları ve bundan büyük kâr sağladıkları dönem işte budur. Farklı bir saç kesimi ve giyim tarzı icat et, yeni bir narkotik ve müzik bul, yeni bir alt-kültür yarat ve kasanı doldur. Formül bu kadar basittir. Bu arada haber verme işlevini televizyonlara kaptıran yazılı medya, yaşam tarzı ve cool modalar imalâtına ağırlık verir olmuştur. Artık gazeteler ne giyilir, nerede ne yenir, nerede ev alınır gibi konuları öğrenebileceğiniz bir ‘ansiklopedi’ niteliğine bürünmüştür. ‘In’ ve ‘out’ kavramlarının bu kadar geniş çevrelere yayılması ise cool’u çok hızlı değişen bir moda haline dönüştürdü. Bir sene önce aldığınız kıyafetin artık ‘out’ olduğunu görmek küçük çaplı bir kriz iken, bir sene önce büyük paralar ödeyerek ev alınan semtin artık ‘out’ olduğunu görmek gerçek bir travmadır.
Cool Başkalarına Bakmaz, Onlara Sadece Görünür
Yeni dönem cool ise çok daha rekabetçi; ancak rekabetin temelini oluşturan şiddet ve öfkeyi maskelemeyi çok iyi biliyor. Cool’un özü herşeyden önce cool görünmektir, özenle geliştirilmiş ve detaylı uğraşılmış bir özensizlik, ayırt edici bir vücut dili, telaşsız bir yürüyüş, suskun bir ifade; ve hepsinden önemlisi bakışlar… Cool bakış, çok çalışılması gereken bir ayrıntıdır. ‘Kurtlar Vadisi’ tarzı mafioso ve maço bakışı çok kişi cool zanneder ama alakası bile yoktur. Herşeyden önce cool başkalarına bakmaz, onlara sadece görünür. Bakışları her türlü tutku ve duygudan arınmıştır, meydan okuması ise korkutarak değil, kayıtsızlıkla olur.
Cool’un vücut bulmuş hali olarak tanımlanabilecek şahsiyetler denince akla ilk gelen Miles Davis oluyor. Onun yanında Robert Mitchum, Bill Murray, Iggy Pop, Jack Nicholson, Zinedine Zidane gibi farklı alanlardan birçok örnek var.
Cool aslında bir erkek duruşudur ve kadınlar tarafından uygulandığında pek iyi sonuçlar doğurmuyor. Kadın cool duruş sahiplerine örnek olarak Billie Holiday, Janis Joplin, Nico bu tezin parlak örnekleri. Başarılı cool kadın olarak ise Hillary Clinton ve özellikle son çıkardığı Cool Kadın albümüyle tescilli bir cool olan Ajda Pekkan’ı saymamak olmaz.
Yosi Falay